Madem dört kuşak Bursa’lıyım, hep gezdiğim yerleri mi yazacağım, bir kez de kendi memleketimi yazayım dedim. Zira Bursa’da özellikle yeme içme konusunda sağlıklı bir blog yazısı bulamadım. Bu sebeple de bu işe el attım. 🙂
Bursa’nın neyi meşhur deseler herkes kestane, şeftali, iskender kebap, inegöl köfte der. Bunlar doğrudur ama bu kadarıyla sınırlı değildir Bursa. Tam bir lezzet şehridir aslında. Her ne kadar gün güne İstanbul gibi metropolitan olmakta ise de, yine de eski Bursa’lılar geleneklerine bağlılığını sürdürür ve tarihi esnaf lokantalarına sahip çıkar. Bu nedenle en kaliteli, en leziz lokantalar tarihi merkezdedir hala.
En önce en bilinenlerden başlayalım. Kestane Bursa’nın klasiklerindendir. Biz Bursalılar kestane şekerini sevdiğimiz kadar kestane kebabı da çok severiz. Kışın her köşe başı seyyar arabalarda satılan kestane kebaptan alır, ayrıca pazardan kiloyla satın alıp evimizde de pişiririz. Kestane şekerini hem yer, hem hediyelik götürürüz. Kestane ezmesinin çikolata ile kaplı versiyonunu da çok sever, çayın kahvenin yanına atıştırmalık yaparız. Kafkas İstanbulluların aşina olduğu bir markadır ancak son bir kaç yıldır Kardelen sektörde çok ilerlemiş, kanımca gerek kalitesi gerekse çeşitliliği ile rakiplerini geçmiştir. Tesislerini de bizzat gördüm. Güvenle satın alabilirsiniz. Bilhassa hediyelik paketleri çok şık.
İskender Kebap, Bursa’nın efsane lezzetlerindendir. Çıtır çıtır kebap pidelerinin üzerine dizilen gerçek et, ağır ateşte pişirilir, mis gibi tereyağı ve sos ile taçlandırılır. Yanında yoğurt ve pişmiş biber ile dilimlenmiş domates ile servis edilir. Aileden kebapçı İskender efendinin yeni arayışlar içine girmesi ile bu kebap ortaya çıkmıştır. Zira o zamana kadar yatık olarak pişirilen eti, kemik ve sinirlerinden ayırıp kömür ateşinde dik biçimde pişirmiş ve ince ince dilimler halinde keserek servis etmiştir. Etin pide ve sos ile birleşimini Bursa’lılar sevmiş, bu lezzete sahip çıkmışlardır. Bu kebap dededen çocuklarına, onlardan da torunlarına intikal etmiştir. Günümüzde Bursa’da İskender efendi ailesinden olmayan kebapçılar da, farklı isimlerle (Bursa Kebabı, Hacıbey Kebabı gibi) bu kebabı yapmayı sürdürmektedirler.
Bursa Merkez İskender : Mavi dükkan olarak bilinir. 1930’dan beri değişmeyen dekorasyonu ile İskender Kebap’ın mabedidir. Bursa tarihi merkezin kalbindeki bu dükkan ile Carrefour ve Korupark AVM’lerdeki diğer şubeler İskender Efendinin oğullarından Cevat İskenderoğlu’nun varisleri tarafından işletilmektedir. Küçük bir dükkan olduğu için, kapı önünde kuyruklar oluşması olağandır.
İskender Tarihi Ahşap Dükkan: İskender Efendinin oğullarından Süleyman İskenderoğlu’nun varislerinin işlettiği Heykel Ünlü caddede bulunan bu dükkan da yıllardır özgün dekorasyonunu korumaktadır. 150 kişilik kapasitesiyle Bursa merkezde 12.00 – 21.00 saatleri arasında hizmet vermektedir. FSM Bulvarında da şık bir dükkan ile ikinci şubesi açılmıştır.
Uludağ Kebapçısı Cemal Cemil Usta : 1964 yılından beri kebap yapan Cemal ve Cemil kardeşlerin, İskender Efendi ailesi ile ilgisi yoktur. Eski Garajda bulunan ilk dükkanları, Bursa’lılar tarafından sevilmiş, zamanla Uludağ’a gidip gelen İstanbul’lular tarafından da keşfedilmiştir. Kullandıkları etin tadına doyum olmaz. Garajdaki küçük dükkan önünde 7/24 kuyruk olmaktadır.
Pideli Köfte ‘de Bursalıların çok sevdiği bir lezzettir. İskender Kebaba göre daha ekonomik olması da tercih sebeplerindendir. Bilhassa Bursa’nın Kayhan bölgesinde adım başı bir pideli köfteciye rastlamak mümkünse de, pideli köfteyi işin ehlinde yemek gerek. Biz Bursa’lılar pideli köfteyi sadece ekonomik olduğu için değil, çok sevdiğimiz bir lezzet olduğu için de yeriz. Gevrek tırnak pidelerin üzerine konulan küçük ızgara köfteler, salça ve tereyağı servis edilmiş şekilde hazır olarak sofraya gelir, yanına yoğurt ve soğan muhakkak konur.
Güven Pideli Köfte : Baba Çetin Özeren’in Kayhan’da başlattığı serüveni şimdi oğlu Korupark AVM ve Podyumpark’taki dükkanlar ile genişleterek sürdürüyor. Kayhan’daki küçük dükkan orijinal hali ile hizmete devam etmekte, diğer iki dükkan da yenilenmiş menüleri, közde patlıcan, elde doğranmış patates gibi nefis garnitürleriyle kalitesinden ödün vermeden hizmet vermektedir. Güven Pideli köfte her daim aynı kaliteyi bulabileceğiniz güvenilir bir lezzettir.
Kebapçı İdris : Bursa’nın klasikleşmiş lezzetlerinden biridir. Kayhan’daki iki katlı mavi beyaz köşe dükkan tüm Bursa’lılar tarafından bilinir. Rahmetli İdris ustanın oğlu ve torunları tarafından işletilen dükkan, gerek temizliği gerekse kebabının lezzeti ile gönüllere taht kurmuştur. Tatlıları ve şıraları da oldukça iddialıdır.
İnegöl Köfte Bursa’nın olmazsa olmazlarındandır. Sadece İnegöl ilçesinde değil, Bursa merkezde de en çok tüketilen lezzetlerdendir. Dana döş kıymaya az miktarda kuzu kıyması katılarak ince kıyılmış soğan, tuz ve karbonat eklenir ve hazırlanan harç iyice yoğrulur. En az üç saat dinlendirilen köfte, dikdörtgen şekilde kesilerek ızgarada pişirilir.
Ömür Köftecisi : Çocukluğumdan beri yemeğe doyamadığım ve lezzetinden, kalitesinden hiçbir şey kaybetmeyen lokanta. Tarihi 1965 yılına dayanan aile işletmesi şu an iki kardeş tarafından yönetiliyor. Merkez dükkan Ulucamii’nin tam karşısında tarihi bir bina. Şube ise Bursa’nın yeni cazibe merkezi Nilüfer, Akademi caddesinde. Şube de nefis mercimek çorbası da servis ediliyor. İnegöl köftenin yanı sıra, kaşarlı köftesi, kuzu şişi de gayet başarılı. Köftenin yanına piyaz istemeyi de unutmayın.
Çiçek Izgara : Heykel’deki merkez dükkan, biz Bursa’lıların 80’li yıllarda kapısında kuyrukta beklediğimiz bir işletmesiydi. Bembeyaz örtüleri, kibar ve hızlı garsonları, nefis köfteleri ve çıtır çıtır patates kızartması ile bir ekoldü Çiçek Izgara. Yıllar geçti, Bursa kozmopolit bir şehir oldu, Çiçek Izgara’da turistik bir marka. Yeni şubeler açıldı, franchise verildi, hatta ortaklar pastayı paylaşamayıp birbirinden ayrıldı. Eski tat ve kalite kalmadı. Geçen yıl nostalji yapmak adına çocuklarımı merkez dükkana götürdüm ve açıkçası şaşırdım. Menüye hamburgerden pideli köfteye kadar ilgisiz alakasız pek çok yiyecek eklenmiş. Keşke eski çizgiyi bozmasalardı. Yine de eski günlerin hatırına bazen Heykel’deki dükkanın ulucami manzaralı terasında, bazen de Korupark’taki şubede az pişkin inegöl köftesi yiyiyorum. Patates Heykel’de halen var ve eskisi gibi lezzetli ama Korupark şubesindeki hazır patates ne yazık ki. Bir de diğer ortağın Nilüfer CarrefourSA önünde açtığı şube var. Mekan olarak, özellikle küçük çocuklu aileler için oldukça keyifli.
Besler Köfte : İnegöl Köfteyi yaratan markadır. Aslen Filibeli olup İnegöl’e göç eden aile, dört kuşaktır bu mesleği sürdürmekte. Ana dükkan İnegöl’ün tarihi merkezi olan Belediye caddesindedir. Bu tarih kokan dükkana, işimiz İnegöl’e düştükçe mutlaka uğrarız. Bursa’daki dikdörtgen formun aksine, İnegöl’ün köftelerine yuvarlak şekil verilir. Besler’in ekmekleri üzerine çıbrıka adı verilen bir baharat ve zeytinyağı dökülmüş şekilde servis edilir ve kendini zorla yedirtir. Küçük bardaklarda nar suyu da ikram olarak verilir.
Cantık Bursa’ya has bir pide. Mayalı hamur ve dana kıyması ile yapılır ve hamurun kenarlarında 2-3 cm.lik boşluk bırakılır. Oval ya da yuvarlak şekil verilir.
Pidecioğlu Pide Fırını : Bursa’nın en eski fırınlarındandır. Kayhan’daki eski fırını bilmeyen Bursa’lı yoktur. Bursa’daki kebapçılar, Pidecioğlu fırınının yaptığı tırnak pideleri kullanmaktadır. Pide fırınının hemen yanındaki dükkanında da cantık yapılmaktadır. Kıymalı, kuşbaşılı ve peynirli cantıkları dillere destandır. Çiğ kıyma hamur ile aynı anda pişirildiği için cantığın tadına doyulmaz. Genelde yuvarlak formda yapılmasına karşın, Pidecioğlu’nun cantıkları ovaldir ve hamuru diğer cantıklara göre daha az ve incedir. Bunun dışında çeşit çeşit pideleri de vardır. Geçit mahallesinde bir şubesi daha bulunmaktadır.
Kardeşler Pide ve Cantık Salonu : Tuzpazarı’nda 50 yıldır hizmet veren mütevazi aile işletmesi, kalitesinden ödün vermeden çok lezzetli cantıklar yapmakta. Tuzpazarı Saner iş merkezinin giriş katında fırın, üst katında yemek salonu bulunmakta. Yuvarlak ve kalın hamurlu cantık hem ucuz hem leziz. Salon her daim tıklım tıklım olmasına rağmen, siparişler çabucak geliyor. Yakın zamanda Beşevler mahallesinde de şube açtılar.
Tarihi Aynalı Çarşı Pide & Cantık : Ulucami’nin hemen yanında bulunan tarihi Aynalı Çarşı turistlerin uğrak adreslerinden. Bu güzel handaki tarihi dükkan, çocukluğumdan beri gittiğim bir adrestir. Yuvarlak sulu kıvamdaki cantıkları çok lezzetlidir. Hamuru biraz kalındır ama güzeldir. Küçük bir dükkan olduğu için sıra beklemeniz kuvvetle muhtemeldir.
Bursa esnaf lokantaları ile de hayli iddialıdır. Bursa tarihi merkeze gittiğimizde Üç Köfte, Abidin Usta, İnanç Izgara, Hacı Baba veya Abdullah Usta‘da mutlaka yemek yeriz. Yolumuz Gülbahçe mahallesine düşerse Rumeli Kardeşler Sofrası , Millet mahallesine düşerse Paçacı Hüsnü uğrak adreslerimizdendir. Nilüfer ilçesi tarafındaysak Hacı İlyas‘da yemek yemeden dönmeyiz. Balık pişirici olarak da favorimiz Doburca semtindeki Kayıkçı Balık Evi‘dir. Mısır ekmeği, yeşil salatası ve mısır ununda pişirdikleri tava balıkları şahanedir.
Bursa’ya kadar geldim, deniz kenarında rakı balık yapmadan dönmeyeyim diyenler için de tavsiyelerim var. Son zamanlarda gerek meze gerekse balık için en favori mekanım Mudanya’da bulunan Giritli Balık Restaurant. Hem lokasyonu çok keyifli hem de birbirinden farklı ve lezzetli mezeleri var. Tirilye’de bulunan Taş Mahal‘de marina manzaralı denize sıfır konumu ile göz dolduruyor. Her gittiğimizde kendimizi Ayvalık’ta hissettiğimiz çok keyifli bir mekan. Bazen fiyatları abartabiliyorlar, kusurları bu. Bursalıların çok sevdiği bir mekanda Mudanya Arnavutköy’de bulunan Erol Balık Restaurant. Biz içerisini biraz sıkışık bulduğumuz için nadiren gideriz ama balığı ve mezesi lezzetlidir. Deniz kenarı olmasa da olur diyenler için, Bademli bölgesindeki Calypso Balık ve Saki Rum Meyhanesi çok sevdiğimiz mekanlar. Saki’nin kuzu sırtı, ciğeri ve mezeleri iddialıdır.
Bursa’da et mangal çok sevilir. Bursalılar incecik kalem pirzolaları, kasap köfteleri her masada bulunan bacalı mangallarda bizzat pişirmeyi sever. Mangallar restoranların hem kapalı hem de açık mekanlarında bulunur. Dolayısıyla et-mangal restoranları yaz-kış sürekli iş yapar. Gerek mezeleri gerekse etiyle bu işi en iyi yapan iki mekan – Çağrışan Et Mangal ve Bademli Et Mangal– Mudanya ana yolu üzerinde bulunmakta. Uludağ’a kayağa gittik, karnımız acıktı diyenler için de dönüş yolunda Küçük Ev ve Şarap Evi favori mekanlarımız. Herkese afiyet olsun 🙂